Rock, Arabesk ve Fazıl Say
Bugün evimizin dibinde yıllardır atıl duran (rezidans dikilecek diye korktuğumuz) Park Orman’a Rock Off etkinliği kapsamında Opeth'in geldigini gordum. Haberim olsaydı katılmak isterdim çünkü dışardan bile konserin o bass sesi çok güzel geliyordu. Oldum olası rock müziği çok severim. Özellikle lisede rock – metal tutkunuydum. Yanı sıra ta o zamandan beri Ali Asker, Tolga Çandar gibi isimleri de çok severek dinlerim. Müziğe bakış açım, iyi tarz kötü tarz yoktur, iyi müzik kötü müzik vardır şeklinde. Ama tabi kendimi bir müzik duayeni olarak ele almıyorum. Fazıl Say örneğin, bir virtüöz ve müzikal konularda benim için bir fikir lideri. Bu yazıyı da biraz onun arabeskle ilgili söylemini düşünerek yazmak istedim.
Fazıl Say’ın müziği, piyano ve klasik muzik, günlük hayatta cok sık dinlediğim bir tür değildir. Oysa hem evde CD’sini dinlerken hem de konserinde resmen başka bir dünyaya geçmiş gibi etkisinde kaldigimi belirtmeliyim. Sait Faik eserlerini seslendiren Demet Evgar ve Songül Öden’in performanslarıyla birleşince Fazıl Say’ın piyano ezgileri, bir başka aleme yolculuk yapmış gibi çıkmıştım konserden. Acaba biraz da böylesi bir duygusal yolculuga cikmaya usendigimiz icin mi toplum olarak klasik muzigi hayatimiza cok dahil edemiyoruz acaba...
Örneğin evde müzik açacağım zaman Fazıl Say’ın CD’sini takmak yerine radyoyu açıyorum genelde. Eskiden Rock FM vardı artık yok ama number one veya power fm açıyorum çoğunlukla… Ama itiraf etmeliyim “müzik dinlemek” temalı bir aktivite olarak dikkate almıyorum bunu. Çünkü “müzik dinlemek” eğer dinlediğiniz müzik Fazıl Say, Ali Asker, Cem Karaca ise başlı başına bir aktiviteye dönüşüyor. Sizi alıp götürüyor, düşüncelere dalmış buluyorsunuz kendini çoğu zaman. Rastgele açılmış bir radyo ise çoğu zaman geri planda bir ses olsun diye açılmış bir şey benim için. Arabesk müzik ile ilişkim ise oldukça az ama yine de bazı şarkılarına eşlik etmekten keyif alıyorum, bunun sebebi toplumumuzda bu kültürün her yerde karşımıza çıkmasıyla yani aşinalıkla ilgili olabilir. Fazıl Say da 2010 senesindeki 5N1K programında benzer bir şeyden bahsediyor. Eskiden toplumda klasik müzik dinleyenlerin oranı %25’ler seviyesindeymiş, ‘80’den sonra çok azalmış. Ülkemizde insanların %99’unun dinlediği müzik pop ve arabesk, insanlar istediği müziği dinleyebilir ama sunulan tür tek tip ise orada sıkıntı var diyor. Devlet desteği de sağlandığı takdirde her yerde her kesimde klasik müziğin dinlenebileceğini savunuyor Fazıl Say.
Arabesk müziği dinlemenin de eşlik etmenin de kolay olduğunu kabul edelim. İcra etmesi de çok basitmiş Fazıl Say’ın dediğine göre. Rock muzik hakkındaki goruslerini de cok merak ediyorum.
Bu bilgiler ışığında, arabesk tamamen hayatımızdan çıksa filan demiyorum ama müzikal çeşitliliğimizi, müzik kültürümüzü genişletelim istiyorum. Ülkemizde farklı müzik türlerini harika icra eden virtüözler var. Bunları dinlesek, farklı duygular yaşamaya, müziğin bizi bambaşka yolculuklara çıkarmasına izin versek...hem birey hem toplum özelinde çok daha iyi olur diye düşünüyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder